
Yaşamı dengede tutabilmek zor ve bir o kadar da çaba isteyen bir yolculuk. Bir tarafta ego olmadan olmazsa olmaz dünya ve yolculuğu, diğer tarafta Yaratan ile olan içsel yolculuk. Yaşam sadece ve sadece seçimlerimizden ibaret bir yolculuk. Terazinin kefeleri bazen bir öyle bir böyle inip çıksa da, siz dengeyi ve merkezinizde kalmayı seçerseniz mutlaka gelip bir gün sizin karnınıza oturacaktır.
Geçtiğimiz gün bir oturum dinliyordum. Konuşmacı, mutluluğun sahip olduğumuz değerlerin sonucunda elde ettiğimiz bir çıkarım olduğunu anlatıyordu. Ben katılmıyorum. Bence “mutluluk” doğuştan bize verilmiş olan bir hediye. İnsan, her şart ve koşulda mutlu olmayı seçebilir. Mutluluğu koşullara bağlayarak büyüsünü kaybedip kaçıran sonra da dağ, bayır, dere, tepe peşine düşüp aramaya başlayan yine bizler değil miyiz?
Yolculukların şekli ne olursa olsun sonunda özündeki “ben”e hepimizin kavuşmasını dilerim.